Hepimiz sevinmiştik.
Yaşlı, genç, kadın, erkek.
Zengin, fakir.
Suçlu, suçsuz hepimiz.
Adalet saraylarımız oluyordu.
Davaların görüldüğü mahkeme binaları yenileniyor, büyütülüyor, saraylara dönüştürülüyordu. En büyüğü İstanbul’a yapıldı.
Törenle açıldı.
İçinde 5 bin kişi çalışıyor.
Günde 70 bin kişi geliyor.
19 kat, 19 blok.
73 asansörü var.
48 yürüyen merdiveni.
Avrupa’nın en büyük adalet sarayı.
326 duruşma salonu.
267 savcı odası.
442 hakim odası.
Büyük konferans salonu.
4 tane 50 kişilik seminer odası.
Mahkumlar, mahkum arabasıyla otoparka getiriliyor, asansörle duruşma salonuna alınıyorlar.
Saraylarımız gurur abidemiz oldu.
İktidar partisinin de adı zaten “Adalet ve Kalkınma” ile başlıyor ve 10 yıldan beri bize sürekli olarak; “Adalet Reformu” yaptıklarını söylüyorlar.
Biz daha ne isteyebiliriz!
Adalet mutlaka hızlanmıştır!
İki gündür gazete manşetleri ile TV haberleri, “Baba’nın 12 yaşındaki kızını parayla sattığı” haberiyle dönüyor.
Xxx
Bir yanda adalet sarayları!
Öbür yanda adaletin sefaleti!
Baba kızını 6 yıl önce satmış.
Kızı satın alan bir tüccar.
İnşaat malzemeleri tüccarı.
Adam herhalde tüccar olmasından ötürü; “sözlü olarak yapılan alış-verişi 12 yaşındaki zavallı kızcağızın vesikalık fotoğrafını da sol üst köşeye yapıştırarak yazılı bir sözleşmeye” dönüştürmüş.
Sözlü hukuktan.
Yazılı hukuka geçilmiş.
“Sözleşme” yazılmış.
Kızımı 5 bin TL’ye sattım.
Yusuf A’ya teslim ettim.
Parayı peşin aldım.
Baba olarak rıza gösteriyorum.
Baba imzasını atmış.
Sonrası otel odası….
Antalya’nın Kemer ilçesindeki otel çalışanları hırdavatçı tüccar Yusuf A ile küçük kızın otel odasına çeşitli tarihlerde 4 kez geldiklerine tanıklık etmişler. Küçük kız E. Y, okulda öğretmenin; “başınızdan geçen çok acı verici bir olayı yazın” diye ödev vermesi üzerine fenalık geçirip anlatınca durum adaletin önüne gelir.
6 yılda dosya dolaşır.
O mahkemeden, öbürüne…
Hırdavatçının avukatları var.
İtiraz üzerine itiraz ederler.
Şahitler adresinde bulunmaz.
Bilirkişi talep edilir.
Bilirkişiden rapor beklenir.
Duruşmalar durmadan ertelenir.
Dava ağır cezaya intikal eder.
6 yıl geçer, onca dava sürer.
12 yaşındaki kız 18’ine girer.
Xxx
6 yılda dava sonuçlanmadı.
Hırdavatçı 6 yıl tutuklanmadı.
Ancak geçen hafta hapse alındı.
Kızını satan baba da serbestti.
6 yıl boyunca isminin başında “Adalet ve Kalkınma” olan iktidar partisinin yönetimindeki Yetiştirme Yurtları (şimdiki sorumlu bakan Fatma Şahin) da küçük kızı alıp sahiplenmedi.
En önemlisi hakimler.
Hakimler, 6 yıldır bu zavallı kız için adaleti getiremedi. Önceki gün Cumhurbaşkanı Köşkü’nde yasama, yürütme, yargı erklerinin başkanları bir araya geldiler. Yargının başkanı maaşlara zam konusunu gündeme getirdi.
(uyan borusu)
Anne adalet çıplak!
Antalya’nın Alanya İlçesi’nde Ferhat Gedikli adlı vatandaş, Atatürk anıtı önünde eylem yaptı. Üzerinde “Deniz Feneri” yazan gömlek giydi. Boynuna ve kemerine 4 gemici feneri astı. Üzerinde “Anne adalet çıplak” yazılı bantla ağzını kapattı. Ferhat Gedikli Alanya’da başlattığı bu eylemi 81 ilde tekrarlayacağını, her ilde bir fener ekleyerek turu Ankara’da tamamlayacağını, “85 gemici fenerini Başbakanlığa teslim edeceğini” söyledi.
Ferhat Gedikli’yi destekleyelim.
4 yıl geçti. Deniz Feneri soruşturması bitmedi, o soruşturmayı yaparken görevden uzaklaştırılan 3 savcının kovuşturması ise 3 ayda bitti.